?>

Yıllık arşiv 29/10/2023

CUMHURİYET’İN 100. YILI KUTLU OLSUN!

İŞİNİ SEVEREK YAPMAK EN BÜYÜK BAŞARI KAYNAĞI

Sevgili #DoğanCüceloğlu Hoca, #BaşarıyaGötürenAile kitabında kendi oğlu ile arasında geçen bir anektodu anlatır. Oğlu, bir liselerarası basketbol maçında kaçırdığı son şut ile takımının şampiyonluğu kaybetmesine sebep olur. Oğlunun hayal kırıklığını ve moral bozukluğunu tahmin edebilirsiniz.

Doğan Hoca, uzmanlığı sayesinde sorduğu kritik iki soru ve arkasından verdiği önemli bir tavsiye ile ile hem oğlunu teselli etmiş, hem de geleceğe dair motivasyon kaybını önlemiş olur. 

Soru şu : ” Oğlum, bu oyunu oynarken elinden gelenin en iyisini yapmaya gayret ettin mi? Ve elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışırken coşkulu ve şevkli miydin?” 

Kitapta anlattığı ve yıllar önce, “şans” diye adlandırdığım bir sokak karşılaşmasında sınav döneminde olan kızıma da vermiş olduğu tavsiye ise şu:

” Her durumda senin denetimin altında olan iki temel faktör vardır; elinden gelenin en iyisini yapmak ve bunu coşkuyla yapmak. Eğer, elinden gelenin en iyisini coşkuyla yapmaya devam edersen, eninde sonunda başarılı olursun.”

İşte bu anlatımın güzel bir örneği, hiç ummadığım bir yerde, sokakta, bir metro istasyonunun girişinde bulunan simit tezgahında karşıma çıktı. Zaten bazen aradığımız şeyi hiç ummadığımız yerde bulmaz mıyız? Uzunçayır metrobüs durağından, Ünalan metro istasyonuna geçişte yer alan simit tezgahını işleten ve işlerini gerçekten severek, şevkle ve istekle yapan bu gençler, son dönemde “iş motivasyonu” ve “başarı” konusunda karşıma çıkan en güzel örneklerden biri oldu.

Öncelikle, hepimizin kavrulduğu bu yaz sıcaklarına rağmen sabahın erken saatlerinden akşama kadar bir dakika arı gibi çalışıyorlar. Tezgahları her zaman taze simitler, çeşit çeşit açma, poğaça, sandviçler ile dopdolu oluyor. Buraya kadar normal sayılır. 

Şimdi fark yaratan şevk kısmını anlatayım. Müşterilerini, müthiş güler yüzle, içten bir “Günaydın” ile karşılıyorlar. Mutlaka hal hatır soruyorlar. Simit, açma, poğaça alana “Çay da alır mısınız?” diye sormayı ihmal etmiyorlar. Paket alıp gideni, “iyi çalışmalar, hayırlı işler” temennisi ile uğurluyorlar. Özellikle, hafta başında Pazartesi sendromunu atlatmak için ilaç gibi geliyorlar. Son derece hızlı ve pratik olmalarına rağmen, tezgahın önünde ufak kuyrukları her daim gözlemleyebilirsiniz.

Genel alışkanlığımız, motivasyon konularını, kurumsal hayattan, kariyer basamaklarını hızla tırmananlardan, üst düzey yöneticilerden, sosyal medya yüzü olmuş konuşmacılardan ve büyük başarılar elde etmiş sporculardan örnekler ile dinlemek ve okumak üzerinedir. Belki bu yazdıklarım, bazılarınıza sıradan ve basit bir örnek olarak görünebilir. Ancak, unutmayalım ki;

* Her kim işini severek ve isteyerek yaparsa, motivasyon ve başarı peşinden gelir.

* Başarı illa ki “büyük sonuçlar” demek değildir. Yaptığınız iş her ne olursa olsun, o işi daha iyi yaparak, bir üst seviyeye taşımanız önemli bir “başarı”‘dır.

* Başarı örnekleri hayatın her yerinde, her anında karşımıza çıkabilir. Kim bilir, belki bugünün ilham verecek örneği sizsinizdir.

MASTERCHEF’TEN ÇIKARDIĞIM DERSLER-1

#Masterchef2022 bu hafta muhteşem bir final ile sezonu kapattı. Çok yetenekli ve başarılı 2 finalist #MetinYavuz ve #KıvançKaradeniz ‘in mücadelesini nefesleri tutarak izledik. Son yemeğe kadar ikisinin de verdiği başabaş mücadele, azim ve sabır ile, adeta bir sanatçı gibi ortaya çıkardıkları #imzatabakları ile ekrana kilitlendik.

Ancak bana göre, #Masterchef, bir “mutfak sanatları” yarışmasından çok daha fazlası; iş hayatı, kariyer, ekip, organizasyon yönetimi konusunda pek çok açıdan örnek unsurlar barındıran bir eğitim programı; çok etkili bir “vaka çalışması” kaynağı. Ben de, bu vesile ile dikkatimi çeken başlıkları bir yazıda toplamak, sizlerin de katılımı ile güzel bir kaynak paylaşım oluşturmak istedim.

Bugün, öncelikle, #DaniloŞef#MehmetŞef ve #SomerŞef‘in örnek alınması gereken özelliklerini yazarak başlamak istiyorum. Sizler de, aklınızda iz bırakan etkili özellikleri, yorumlara eklemeyi unutmayın. 🙂

İlk olarak, şeflerin engin mutfak bilgilerini ifade edecek kelime bulamıyorum. Topluma böyle güzel ve başarılı örnek teşkil ettikleri için saygılarımı iletiyorum. Dünyanın her yöresinden mutfak kültürüne, envai çeşit yemek tarifine, pişirme tekniklerine, ürün ve lezzet bilgisine hakimiyetleri ile uluslararası alanda sürdürülebilir mesleki başarı için çok sağlam bilgi ve tecrübeye sahip olmanın, sürekli gelişimin önemini;

#TürkMutfağı‘nın tarihçesi, tüm #yöreselyemekler, pişirme teknikleri, aşamaları, #esnaflokantası yemekleri #çaysaati ikramları, #etyemekleri#denizmahsulleri #hamurişleri #sütlütatlılara ve daha nice lezzetler konusunda uzmanlıkları, kendi yorumları ile tüm dünyaya yaymaları, öncelikle kendi değerlerimizin farkına varıp, kıymetini bilmeyi ve bu değerleri parlatarak güçlenmenin önemini;

Şeflerin, yarışmacı performanslarını takip etmek, motive etmek, yemeklerini eleştirmek, geliştirmek konusunda özgün üslupları, her yarışmacı ile birebir iletişim kurmaları, her yarışmacı hakkında özel bir vurgu yapmaları, etkili yöneticilerin sahip olması gereken, güvenilir, saygılı, mesafeli, pozitif, motive eden iletişim ve yönetim tekniklerinin önemini; ekip çalışanlarının bilgi ve becerilerine tek tek hakim olmak ve her ekip üyesini ayrı ayrı değerlendirerek ve yeteneklerini bir bir vurgulayarak yönlendirmek gerektiğini;

Detaya girecek olursak, Somer Şef’in yarışmacıları çok iyi gözlemleyerek ve genel hatalarını tespit ederek, istatistikler ile birlikte destekleyerek uyarması, gelişim alanlarını vurgulaması, başarılı yöneticilerin, ekip çalışanlarını analitik ve tarafsız olarak analiz ederek, geliştirmesinin önemini;

Mehmet Şef’in, tatlı sert üslubu ile her işin doğrusunun nasıl yapılacağını ana hatları ve bilinmesi gereken ince detayları ile anlatması, adeta bir öğretmen gibi, bazen de bir ebeveyn edasıyla yarışmacıları bilgilendirmesi, etkili liderlerin aynı zamanda bilge birer eğitmen olduklarını;

Danilo Şef’in, her yemek tadımından sonra “teşekkür etmeyi” asla ihmal etmeyişi, güler yüzü, kibar ve sempatik üslubu ile yaptığı en olumsuz eleştiriyi bile “pozitif geri bildirim” olarak aktarması, aksanlı bile olsa Türkçe’yi çok başarılı kullanması ile, etkili iletişim için, üslubun, kullanılan kelimelerin, mimik ve vücut dilinin önemini, karşımızdakini kırmadan, üzmeden nasıl doğru iletişim kurabileceğimizi;

öğrendik.